Asılsız ve çarpıtılmış haberleri manşetlerine taşıdılar. Medyanın temel ögelerinden “doğruluk” prensibini tekraren ihlal ettiler. Alman basın-yayın kuruluşları, yayınladıkları haberlerle onlarca skandala imza attı.
Alman medyası son periyotta Türkiye aksisi yaptığı temelsiz haberlerle dikkat çekiyor. Ülke içerisindeki yazılı ve görsel basının yanında, bu medya kuruluşlarının Türkiye’deki uzantıları da emsal haberlere imza atarak kara propaganda faaliyeti yürütüyor. Almanya’da yaşayan Türk toplumu medyanın bu tavrından son derece rahatsız.
“İyi bir şey yazılacağı vakit evvel üç cümle negatif şey söyleniyor”
Siyaset bilimci Bülent İnanç, Alman medyasındaki Türkiye’ye algısının negatif olduğuna dikkat çekti. İtimat, güzel bir şey yazılacağı vakit evvel üç cümle negatif şey söylemiş oldukten daha sonra uygun bir şey yazılabiliyor dedi
Alman medyasındaki bu geleneğin, 19’uncu yüzyılın ikinci yarısına kadar uzandığını söylemiş oldu.
“Türkiye’de koronavirüs hadise sayısı 60 milyon olacak”…“Turkovac için kâfi bilimsel çalışma yapılmadı”… “İstanbul Havalimanı yeni sıkıntıların başlangıcı olabilir.”…
Bu temelsiz argümanlar Alman medyasındaki palavra haberlerden yalnızca kimileri.
Üstelik bu haberler, Der Spiegel, Focus, Deutsche Welle üzere ana akım medya kuruluşlarında yer aldı.
Tarafsız gazeteciler de baskı altında
Güven, Alman medyasında “tarafsız gazetecilik” yapmak isteyenlerin de baskı ile karşılaştığını söylemiş oldu.
Alman medyasının “kara propagandası” Türkiye’deki uzantıları için de geçerli. Bülent İnanç, Türkiye’deki Alman gazetecilerin muhalif kaynaklardan beslendiğine işaret etti. İtimat, Alman medyasının Türkiye’ye bakış açısının genel manada olumlu olmadığını söylemiş oldu.
Medyanın en kıymetli nazaranvlerinden biri insanların “doğru” bilgiye ulaşmasını sağlamak. Fakat biroldukça Alman medyası bu hassasiyeti gözetmiyor, haberlerini gerçek üzerine inşa etmiyor.
Bu durum, iki ülke bağlantılarına ziyan verirken Almanya’da yaşayan Türk toplumunu da güç durumda bırakıyor.
KAYNAK: TRTHABER – YAHYA KURTKAYA
Alman medyası son periyotta Türkiye aksisi yaptığı temelsiz haberlerle dikkat çekiyor. Ülke içerisindeki yazılı ve görsel basının yanında, bu medya kuruluşlarının Türkiye’deki uzantıları da emsal haberlere imza atarak kara propaganda faaliyeti yürütüyor. Almanya’da yaşayan Türk toplumu medyanın bu tavrından son derece rahatsız.
“İyi bir şey yazılacağı vakit evvel üç cümle negatif şey söyleniyor”
Siyaset bilimci Bülent İnanç, Alman medyasındaki Türkiye’ye algısının negatif olduğuna dikkat çekti. İtimat, güzel bir şey yazılacağı vakit evvel üç cümle negatif şey söylemiş oldukten daha sonra uygun bir şey yazılabiliyor dedi
Alman medyasındaki bu geleneğin, 19’uncu yüzyılın ikinci yarısına kadar uzandığını söylemiş oldu.
“Türkiye’de koronavirüs hadise sayısı 60 milyon olacak”…“Turkovac için kâfi bilimsel çalışma yapılmadı”… “İstanbul Havalimanı yeni sıkıntıların başlangıcı olabilir.”…
Bu temelsiz argümanlar Alman medyasındaki palavra haberlerden yalnızca kimileri.
Üstelik bu haberler, Der Spiegel, Focus, Deutsche Welle üzere ana akım medya kuruluşlarında yer aldı.
Tarafsız gazeteciler de baskı altında
Güven, Alman medyasında “tarafsız gazetecilik” yapmak isteyenlerin de baskı ile karşılaştığını söylemiş oldu.
Alman medyasının “kara propagandası” Türkiye’deki uzantıları için de geçerli. Bülent İnanç, Türkiye’deki Alman gazetecilerin muhalif kaynaklardan beslendiğine işaret etti. İtimat, Alman medyasının Türkiye’ye bakış açısının genel manada olumlu olmadığını söylemiş oldu.
Medyanın en kıymetli nazaranvlerinden biri insanların “doğru” bilgiye ulaşmasını sağlamak. Fakat biroldukça Alman medyası bu hassasiyeti gözetmiyor, haberlerini gerçek üzerine inşa etmiyor.
Bu durum, iki ülke bağlantılarına ziyan verirken Almanya’da yaşayan Türk toplumunu da güç durumda bırakıyor.
KAYNAK: TRTHABER – YAHYA KURTKAYA