Bilinmeyen numara kaç kitap ?

Ipek

New member
Bilinmeyen Numaradan Gelen Hikâye

Sevgili forumdaşlar, size bugün biraz farklı bir hikâye anlatmak istiyorum. Hani bazen telefonunuz çalar, ekranda sadece “Bilinmeyen Numara” yazar ya… İşte ben de böyle bir aramanın ardından, kendimi bambaşka bir dünyanın içinde buldum. Üstelik mesele sadece bir telefon değil, kitaplarla, insanlarla ve hayatla kurduğumuz ilişkilerin bir yansımasıydı.

---

Hikâyenin Başlangıcı: Telefonun Çalması

Bir sonbahar akşamıydı. Dışarıda yağmur tıkır tıkır cama vuruyordu. Çayın buharı mutfağı doldurmuş, eski bir şarkı arka planda çalıyordu. Tam da kitabımın en heyecanlı yerindeyken telefon çaldı. Ekranda beliren yazı ise tek kelimeydi: *Bilinmeyen Numara.*

İlk tepkim erkeklerin çoğu gibi oldu: “Bu bir operatör reklamıdır, ya da yanlış numara. Açsam mı, açmasam mı?” Kafamda stratejik planlar kurdum; “Açarsam kısa keserim, gerekirse hemen kapatırım. Belki de önemli bir şeydir.” Sonunda merak ağır bastı, açtım.

---

Kadınların Empatik Yönü: Sesin Arkasındaki İnsan

Telefondaki ses kırık dökük, çekingen bir tondaydı:

“Merhaba… Rahatsız etmiyorum değil mi? Ben… aslında yanlış aradım galiba. Ama madem açtınız, size bir şey sorabilir miyim?”

O an kadın forumdaşlarımızın yaptığı gibi düşündüm: “Bir insan, bilinmeyen numaradan arıyorsa belli ki yalnızdır, belki de anlatacak bir derdi vardır.” Empatiyle yaklaştım:

“Tabii, buyurun. Sorun nedir?”

Ve o kişi bana şunu sordu:

“Bilinmeyen numara kaç kitap eder sizce?”

---

Sorunun Ardındaki Derinlik

Soruyu ilk duyduğumda şaşırdım. Erkek yanım hemen çözüm aradı: “Bilinmeyen numara? Belki de bir roman serisinin adı. Kaç kitaplık olduğu soruluyor.” Kafamda pratik ihtimaller dönüyordu.

Ama biraz dinledikçe, işin matematikten çok kalbe dokunan bir tarafı olduğunu fark ettim. Karşımdaki kişi aslında bana, hayatında kaç bilinmeyen hikâye, kaç tamamlanmamış satır, kaç eksik anı olduğunu soruyordu.

---

İki Karakter, İki Yaklaşım

Hikâyeyi biraz daha somutlaştırayım: Bu numarayı arayan kişi Ayşe’ydi. Yalnız yaşayan, kitaplarla kurduğu bağ sayesinde ayakta duran bir kadındı. Onun için kitaplar, insanların kalbine açılan bir pencereydi.

Benim yakın dostum Mehmet ise olayı duyunca farklı düşündü. Mehmet tipik çözüm odaklı biriydi:

“Abi, boşver duygusallığı. Araştır internette, ‘Bilinmeyen Numara’ diye kitap var mı, seri mi, kaç cilt? O kadın da cevabını alsın işte.”

Ama Ayşe öyle bakmıyordu:

“Benim için her bilinmeyen numara, yazılmamış bir kitaptır. Her yeni insan, açılmamış bir hikâyedir. Kaç kitap eder diye soruyorum, çünkü hayat kaç bilinmeyen numaradan ibaret, biliyor musunuz?”

---

Yağmurun Altında Kitap Kokusu

Bir süre sonra Ayşe ile yüz yüze tanıştık. Bir kafede buluştuk; yanında eski bir defter ve kurumuş yapraklar getirmişti. Defteri açtı, içinden yarım kalmış hikâyeler çıktı. Yazmaya başlamış ama bitirememiş cümleler…

“Bilinmeyen numara kaç kitap eder?” sorusu aslında onun kendi hayatıydı. Her eksik satır bir bilinmeyendi. Her kayıp insan, tamamlanmamış bir kitap.

Ben de düşündüm: Erkeklerin stratejik aklıyla bakınca, evet, sayı önemliydi. Kaç kitap, kaç satır, kaç hikâye… Ama kadınların empatik kalbiyle bakınca, mesele sayıda değil; bir tek satırın bile hayat değiştirebilmesindeydi.

---

Hikâyenin Özünden Çıkan Soru

Ayşe’nin sorusu o günden sonra benim de kafama kazındı. Çünkü aslında hepimiz bilinmeyen numaralardan oluşan bir hayatta yaşıyoruz.

* Tanımadığımız birinin gülümsemesi,

* Çocukken yarım kalmış bir hayal,

* Henüz okunmamış bir kitap rafı…

Belki de hepsi, bilinmeyen bir numara gibi. Ve her biri, yazılmayı bekleyen ayrı bir kitap.

---

Forumdaşlara Davet

Sevgili forumdaşlar, size dönmek istiyorum:

* Sizce “bilinmeyen numara” hayatınızda kaç kitap eder?

* Erkeklerin çözüm odaklı bakışıyla, kadınların empatik yaklaşımı birleştiğinde bu soruya nasıl bir cevap çıkar?

* Hiç hayatınızda “yanlış arama” gibi görünen ama aslında kaderinizin yönünü değiştiren bir an yaşadınız mı?

* Sizce her bilinmeyen numara, yeni bir hikâyeye açılan kapı olabilir mi?

---

Son Satır

O gün Ayşe’nin sorusuna kesin bir cevap veremedim. Belki de verilmezdi zaten. Ama anladım ki, bilinmeyen numara aslında hayatın kendisiydi. Kaç kitap eder diye sormak, “kaç kez yeniden başlayabiliriz?” demekti.

Ve belki de en güzel cevap şu: Hayatımız boyunca açtığımız her bilinmeyen numara, yazmaya cesaret ettiğimiz yeni bir kitaptır.

Şimdi söz sizde forumdaşlar: Sizin hayatınızda hangi bilinmeyen numara, hangi kitaba dönüştü?