Ekolojist, baykuşla bağ kurarken öğrendiklerini paylaşıyor – Bilim Gazette

Mustafa

New member
Bir bilim insanına yakından ve kişisel çalışmanın değerini öğretmek için hasta bir baykuşun olması gerekiyordu.

Stony Brook Üniversitesi'nden ekolojist ve insanlığın doğayla ilişkisi hakkında birçok kitabın yazarı olan Carl Safina, Pazartesi günü Bilim Merkezi'nde yaptığı bir konuşmada, pandeminin dünya üzerindeki hakimiyetini sıkılaştırırken civcivin bir arkadaşının bahçesinde bulunduğunu hatırlattı. Safina'nın aldığı fotoğrafta kuş kurtarılamayacak kadar çok görünüyordu.

“Nasıl öldü?” O sordu.

En son kitabı “Alfie ve Ben: Baykuşların Bildikleri, İnsanların İnandıkları” olan Safina, Bilim'daki FAS Bilim Bölümü'nün sponsorluğunda yaptığı Bilim konuşmasında, “Bu sadece tüylü, ölmekte olan bir şeydi” dedi. Kütüphane ve Bilim Kitap Mağazası'nda yer aldı ve Clemson Üniversitesi ekolojisti Joseph Drew Lanham'ın sorularını içeriyordu.

Safina ve eşi Patricia, küçük yırtıcı kuşu yanına aldı. Onu sağlığına kavuşturmayı ve ardından hayvanın serbest bırakıldığı ancak yakınlarda kaldığı, yabani kuş yaşamının inceliklerini öğrenirken yiyecekle desteklendiği “yumuşak salınım” gerçekleştirmeyi planladılar.

Ancak baykuşun uçuş tüyleri düzgün bir şekilde büyümedi ve kaçması gerekirken aylarca yerde kaldı. Safina, kuşun düzgün bir şekilde tüy dökmesini sağlamak için salınımı daha da erteledi; bu, kuşları sıcak tutan ve uçmayı mümkün kılan tüylerin yenilenmesi açısından kritik öneme sahipti. Bu uzun aylar boyunca Safina, Alfie'yi onu ve karısını etkileyen ve değiştiren şekillerde tanıdı.

“Beni bir baykuş buldu ve ben de 'bir' baykuşu izliyordum” dedi. “Bir süre sonra artık baykuş değil 'o' oldu çünkü onun bizimle bir geçmişi vardı. … Düşündüğümüzden çok daha uzun süre bizimle birlikte olan bu küçük baykuş, hem geçmişiyle hem de tüm bu etkileşimleriyle bizim için bir birey oldu.”

“Bir süre sonra artık baykuş değil 'o' oldu çünkü onun bizimle bir geçmişi vardı.”
Alfie ile olan bağı o kadar güçlendi ki sonunda serbest bırakıldığında Safina'nın Long Island'daki evinin merkezinde olduğu bir bölge yarattı. Safina, vahşi doğada kendine bakmayı, iki arkadaşıyla tanışmayı ve kendi civcivlerini yetiştirmeyi öğrenirken her gün saatlerce onu ormanda gözlemleyerek geçirebiliyordu.

Safina, Alfie'nin aradığını duyduğunda geri arayacağını ve yakınlara ineceğini söyledi. Yakınlıkları onun çığlık baykuşları hakkında genel olarak bilinenden daha fazla şey öğrenmesine olanak sağladı. Örneğin saha rehberleri bilinen iki çağrıyı tanımlıyor, ancak o altı tanesini tanımladı; bunlardan bazılarını duyabilmeniz için oldukça yakın olmanız gerekiyor. Bu ilişki aynı zamanda Safina'ya Alfie ve arkadaşları arasındaki kişilik farklılıklarına dair bir pencere de açtı.

Lanham, Safina'nın Alfie'ye yaklaşımının (ona isim verme eylemi de dahil) yaygın bilimsel uygulamalara aykırı olduğuna dikkat çekti. Safina, özellikle de baykuşlar arasındaki bireysel kişilik farklılıkları gibi ilginç bir şeyin öğrenilebilmesi durumunda, gelenekleri ihlal etmekten endişe duymadığını söyledi.

Safina, “Gerçekte neyin var olduğunu bilmekle ilgileniyorum ki bu da bilimin temel amacıdır” diyerek, saha araştırmalarının şempanzelerden fillere ve kurtlara kadar türlerin bireyleri arasındaki kişilik farklılıklarını belgelediğini sözlerine ekledi. “Her aradıklarında bulurlar.”

Sonunda bu deneyim, Safina'nın insanlığın doğayla ilişkisi ile vahşi bir bireyle hissedebildiği kişisel bağ arasındaki farkları daha derinlemesine düşünmesine neden oldu.

Safina, “Alfie'den öğrendiğim şey, tüm duyarlı varlıkların refah ve hareket özgürlüğü hissi aradığıdır” dedi. “Bu benim için neyin doğru neyin yanlış olduğuna dair bir rehber.”